İki Çocuğun Devriâlemi - Vikipedi

İki Çocuğun Devriâlemi
Le Tour du monde de deux enfants
"İki Çocuğun Devriâlemi" romanının Osmanlıca baskısı.
YazarJean de la Hire
ÜlkeFransa Fransa
DilFransızca
KonuMacera
TürResimli roman
Yayım1912 (Fransa) (özgün)
1924 (İstanbul) (Türkçe)
Yayımcı"İkbal Kütübhanesi", basıldığı yer "Evkaf Matbaası", İstanbul.
Medya türüKağıt kapak, ciltsiz, 3. hamur kağıt
SayfaHer biri otuzar sayfalık 71 fasikül

İki Çocuğun Devriâlemi (Fransızca özgün adı: Le Tour du monde de deux enfants), Fransız yazar Jean de la Hire'in ilk kez 1912'de Fransa'da seri olarak yayımlanan resimli macera romanıdır. Kitap fasikülleri haline gelmeden önce de çeşitli dergi ve gazetelerde tefrika edilmişti.

Diğer adı Adolphe d'Espie olan yazarın bu resimli çocuk romanı Türkiye'de ilk defa 1924 (1342) yılında eski harflerle basılmıştı. Türkiye'de de Fransa'da olduğu gibi fasiküller halinde yayımlanmıştır. Fransa'da 71 fasikül halinde çıkmıştır.

Konusu[değiştir | kaynağı değiştir]

Roman, dünyayı dolaşmak amacıyla yola çıkan iki çocuğun başından geçen olayları anlatmaktadır. Kitabın üç kahramanı bulunmaktadır. Bu kahramanlardan biri olan Jano annesiz ve babasız büyümüştür. Bir tamircinin yanında çalışarak hayatını sürdürmektedir. Kitabın diğer kahramanı olan Yanik'in durumu biraz farklıdır. O kaçırılıp bir cambazhanede cambaz olmaya zorlanan on üç yaşında bir çocuktur. Kitabın üçüncü kahramanı ise Yanik'in sadık köpeği Sultan dır. Jano bir gün ormandan geçerken bir adamın yardım sesini duydu. Ve o adama yardım etti. Adam Jano'ya hayat borcu olarak para verdi. Jano paranın bir kısmıyla yanında çalıştığı tamircinin yaptığı motoru satın aldı geri kalan kısmıyla patentini yapıp sergileyeceklerdi. Ama hayat kısa, tamirci öldü. Jano zaten hep dünyayı merak etmiştir. Yola çıkmış ve Yanik'i yerde bulunca yardım etmiş ve tanışıp devrialeme çıkmışlar. Bir kaza sonucu bir gemiye uçurumdan düştüler ve oradaki isyanı batırmak için kaptana yardım ettiler. İsyan bastırıldı. İsyanı çıkaran tayfalar öldürüldü. Bir gün gemiyle giderken kara göründü. Kaptan tayfalar ve kahramanlarımızla beraber adanın önünde demir attılar. Jano ve Yanik gemiye bakıyorlardı. Kaptan ve birkaç tayfada avlanıyordu. Ama "ava giden avlanır." Atasözünün gerçeklik payıyla yerliler kaptan ve bütün tayfaları öldürdüler. Şimdi sadece Jano, Yanik ve Sultan kalmıştı. Bu engel kahramanlarımızın devriâlem planına engel olmadı. Kahramanlarımız bir sandalla yollarına devam ettiler çünkü yerliler gemiyi batırmıştı.O günden sonra Jano, Yanik ve Sultan büyük tehlikeler atlattılar. Ama onları daha çok serüven bekliyordu, ne de olsa serüvene daha yeni başlamışlardı...